Bebekler Ne Yemeli

Posted 04:22 by . in Etiketler: , , , , , ,
DEĞİŞİK TATLARI DÖRT AYDAN ÖNCE ÖĞRENMESİN!

Pek çok anne-baba, özellikle büyükannelerin baskısıyla bebeklerine elma, armut, sebze suları yalatarak tatları ‘öğretmeye’ çalışıyor. Özellikle üç aydan sonra bebeklerin net görüş mesafesi uzuyor. Yemek yerken anne babasının elindeki çatalı takip ediyor, yemeği ağzına götürdüğünde yalanıyor. Bunun üzerine ebeveynler de ‘canı çekti’ diyerek yemek sularından bebeğe tattırıyor. Birkaç damla taze fasulye, bamya suyu ya da elmanın zararı yok ama bebek o lezzetli tatları hafızasına kaydediyor ve ileriki aylarda kendisine yapılan sebze püreleri (salçasız, tuzsuz ve yavan) ona lezzetsiz geliyor. Bu yüzden de kafasını çeviriyor, yemek istemiyor. Böylece anne-babalar bebeklerini kendi elleriyle iştahsızlaştırıyor.
ANNE SÜTÜ YETMİYORSA…

Dört aydan küçük bebeklere ek gıda vermek gerekirse, sadece biberon maması verilmeli. Çünkü dört aydan küçük bebeklerin bağırsak ve pankreasında ek gıdaları sindirecek enzimler henüz olgunlaşmıyor. Verdiğiniz zaman severek yese bile, bebeğiniz hangi ayda neyi yemesi gerektiğini bilmiyor. Şalgam suyu veya çiğ köfteyi ve hatta kolayı da sevebilir ama onun için doğruyu biliyorsunuz. Bunu uygulamak sizin elinizde…
KRİTİK GEÇİŞ DÖNEMİ

4-6 ayda ne verilmeli?
İşte burada bazı kritik kararlar vermek gerekiyor. Aslında ilk verilebilecekler meyve suları… Ancak meyve sularının lezzetini alan bebekleri sebze püresine alıştırmak zor olabiliyor. Bu yüzden, bebeğinizi 4.5-5 ay aralığına kadar kaşık maması ile destekleyip, bu aralıkta sebze püresine başlayabilirsiniz. Sebze püresine alışır alışmaz meyveleri ekleyebilirsiniz. Bu sayede minikler hem sebzenin lezzetsiz, yavan olabilecek tadını daha kolay kabulleniyor hem de her şeye daha kolay alışıyor.
Ne gibi zorluklarla karşılaşabilirsiniz?

Dört aylık olana kadar bebekler kaşıkla ağızlarına verileni refleks olarak dilleri ile iterler. Bazı bebeklerde ise bu refleks dört aydan sonra da devam eder ve kaşıkla verileni ittiği için anneler de bebeğin o gıdayı sevmediğini düşünür. Oysa bu, bebeğin devam eden bir refleksi olabilir. Bu durumda bir süre daha (bebek biraz daha olgunlaşana kadar, mesela 7-10 gün) biberonla beslenmeye devam edilebilir. Bebeğin ağız tadının bizim beklediğimizden farklı olması da karşılaşılabilecek ikinci sorun. Yani bebeğinizin kabağı mı, havucu mu, bamyayı mı seveceğini önceden kim bilebilir? Dolayısıyla denemelerle bebeğinizin neyi daha çok sevdiğini yakalamanız mümkün. Peki ya çok severse o zaman hızla artıracak mıyız? Hayır! Az başlayıp yavaş yavaş arttırma kuralını uygulayacağız.
DOKUZ AYLIKKEN EV YEMEĞİNE GEÇİŞ TEKNİĞİ

Bebeğiniz 9-10 aylık olduktan sonra ev yemeklerinden vermeye başlayabilirsiniz. Bebeklerin bu aylarda annebabanın yediklerini yemeye hevesleri oluyor. Onun bu zaafından yararlanabilirsiniz. Ancak ev yemekleri, kültürden kültüre değişen tatlarda pişiriliyor. Örneğin Güneydoğu mutfağı ağır baharatlı ve yağlı yemeklere sahip. Elbette bebeğinize dokuz aylıkken çiğ köfte veya acılı patlıcan dolması veremezsiniz. Ancak yemekleri pişirirken baharat ve tuz katma anında 1-2 kepçe ayırarak bebeğiniz için onu pişirmeye devam eder, kendinizinkine tuz, yağ ve baharat ekleyebilirsiniz. Dış görünüşü ile sizin yemeğinizin aynısı olan bu yemeğe heveslendiğinde bu zaafını kullanarak ev yemeklerine alıştırabilirsiniz. Ev yemeğini, mesela kereviz veya pırasayı çiğneyemeyen bir bebek için çatalla ezme öneriliyor. Mümkün olduğu kadar rondodan geçirmeden, ezerek yemeye alıştırmaya çalışın.

YAŞASIN BEBEĞİM BİR YAŞINDA

Aslında bir yaşından sonra verilmemesi gerekenleri saymak daha kolay:
Kafeinli içecekler, asitli içecekler, şeker ve çikolatalı abur cuburlar ile ciğer dışında hiçbir sakatat ve şarküteri ürünü verilmemeli. Bir yaşından sonra çatal-kaşık kullanma alıştırmaları yapılmalı. Ailenin diğer fertleriyle birlikte sofrada oturan çocuğun ayrı tabağı olmalı, neyi ne kadar tükettiğine dikkat edilmeli.
Bu yaş grubunda yeterli enerji ve protein almaları için her besin grubundan dengeli almaları gerekiyor.

Protein, yağ ve karbonhidrat ihtiyaçlarını karşılayan besin grupları beş ana başlığa ayrılıyor:
Et, yumurta ve baklagiller: Protein, demir ve çinko kaynağı.
Süt grubu: Süt, yoğurt, peynir; protein ve kalsiyum kaynağı.
Tahıllar: Ekmek, makarna, bulgur, pilav, erişte, patates; kompleks karbonhidrat kaynağı.
Sebze ve meyveler: Lif, posa, C vitamini ve fruktoz (bir meyve şekeri) kaynağı. Yağlar: Her tür bitkisel ve hayvansal yağ bu grupta yer alıyor. Karbonhidratlardan iki kat fazla enerji sağlıyorlar.

İki yaşından önce vermeyin!
● Çiğ veya az pişmiş yumurta
● Çiğ yumurta ile yapılan gıdalar: Başta mayonez!
● Midye
● Taze peynir: Pastörize süt kullanılmadan yapılan peynirler Çiğ veya az pişmiş yumurta
PRATİK ÖNERİLER

● İlk günlerde tek çeşit başlayın ki, bebeğinizin bağırsakları birkaç yeni gıda ile birden ilgilenmek zorunda kalmasın. Ayrıca birkaç çeşit birden başlanırsa ortaya çıkan yan etkilerin hangi gıdaya bağlı olduğunu ayırt edemezsiniz. Yani her 2-3 günde bir tek çeşit verin. İkinci çeşidi, ilkine alıştıktan sonra verin.
● İlk ek gıdaların miktarı çok az olup yavaş yavaş artırılıyor. Örnek: Sebze püresi birinci gün 1-2 tatlı kaşığı ile başlanır. İkinci gün 3-4 çorba kaşığı, üçüncü gün 7-8 çorba kaşığı, dördüncü gün yarım kase ve beşinci gün bir kase olarak giderek artırılır. Amaç, yine bağırsakları zorlamadan alıştırmak. (Bir kase yaklaşık 150 ml. olarak kabul edilebilir.)
● Ek gıdalara başlandığı sırada bebek zaten biberon mamasıyla besleniyorsa ek gıda miktarı artırılırken yavaş yavaş biberon maması miktarı da azaltılıyor. Örneğin birinci gün 1-2 tatlı kaşığı sebze aç karna yedirilip üzeri mama ile tamamlanır. İkinci gün sebze, daha fazla mama daha az…. Böylece 1 kaseye ulaşılır ve o öğünden biberon maması çıkarılır. Sebzeye devam edilirken aynı yöntem (tabii yaşı uygunsa) meyve, yoğurt vs. için de uygulanır.
● Ek besinleri kaşık veya suluk ile verin, biberon kullanmayın.
● İlk ek besinleri öğle öğününde ve aç karna deneyin. Tok bebek yeni gıdaları reddedebilir.
● Verilecek miktarı bebeğinize bırakın. “Bu aydaki bebek en az 250 ml. yemeli” şeklinde bir standart olamaz. (Yine de yaklaşık 150 ml. yeterlidir.)
● Bebek, almadığı besinler için zorlanmamalı, bir süre sonra tekrar denenmeli.
● Ek besinleri annenin yorgun olmadığı, keyifli olduğu, bebeğine yeni bir şeyler verme heyecanını duyduğu zaman vermek daha uygun. Çünkü bebekler annedeki endişeyi, gerginliği hissediyor. Gülümseyerek verilen gıdaları ise pek reddetmezler.

0 comment(s) to... “Bebekler Ne Yemeli”

0 yorum:

Yorum Gönder